01.04.2023 - 07.04.2023

Milli Muharip Uçak TF-X Çin Basınında

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'in "Milli Muharip Uçak" paylaşımı sonrası  "TF-X"  Çin’de manşet oldu. 

Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun yegane resmi web sitesi olan “Çin Askeri Sitesi’nde”  Çinli Uzman Yang Wang ShiJian tarafından kaleme alınan Türkiye’nin Milli Muharip Uçak TF-X Projesiyle alakalı  bir haber yayımladı.  Makalede , TF-X'in özelliklerine yer verilirken önemine de dikkat çekilmiştir. “Türkiye'nin beşinci nesil savaş uçağı pistte” başlıklı makalesinde şu ifadelere yer verildi:

"Milli Muharip uçağımızı 18 Mart'ta hangardan çıkaracağız demiştik.Uçağımız bugün pistte!" Türkiye Milli Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'in bunu söylediği gün, Türkiye'nin tasarlayıp ürettiği beşinci nesil savaş uçağı TF-X resmi olarak görücüye çıktı.

Bu Türkiye havacılık sektörünün İHA geliştirme başarısından sonra elde ettiği bir diğer önemli başarısıdır.

Son yıllarda birçok ülke beşinci nesil uçak projelerini başlattı, ancak çok azı son teknoloji teçhizat üretiminde bu noktaya gelebildi.

Türkiye havacılık endüstrisinin, bir grup "yeni nesil uçak üreticileri " arasından sıyrılabilecek kendine has özellikleri olduğu açıktır.

“Türk Savunma Sanayiinin bağımsızlık çabaları sonuç vermiştir”

2023 yılında, yurt içi ve yurt dışındaki genel ekonomik krize rağmen, Türk hükümetinin savunma ve güvenlik harcamalarını artırma ve TF-X savaş uçağının gelişimini teşvik etme kararı, bu projeye verilen önemi daha da vurgulamaktadır.

Türkiye'nin "pist"e adım atmaya olan güveni, bir ölçüde, havacılık sektörünün yıllar içerisindeki gelişiminden  kaynaklanmaktadır.

Tarihte Türkiye, milli savunma sanayiinin başkaları tarafından kontrol edilmesinden birçok kez zarar görmüştür. 1980'li yıllardan itibaren Türkiye kendi milli savunma sanayiini  geliştirme kararı almış ve birbiri ardına gelen hükümetler bu yönde çaba sarf etmiştir. 2004 yılında Türkiye, yerli savunma sanayiini önemli ölçüde optimize ederek, silah ve teçhizatın bağımsız olarak araştırılması ve geliştirilmesi sürecini hızlandırmıştır.Bu da çabaların açıkça sonuç  verdiğini göstermiştir.

“Türkiye Diplomatik etkisini artırmak istiyor”

Beşinci nesil uçakların temsil ettiği son teknoloji silah ve teçhizat, yalnızca kapsamlı bir ulusal gücün somutlaşmış hali değil, aynı zamanda üç boyutlu bir uluslararası imajdır ve Türkiye bunu uluslararası statüsünü ve diplomatik etkisini artırmak için de kullanmak istemektedir. Fakat sonraki konjonktürel değişiklikler beşinci nesil uçakların dışarıdan alınma planını temelde boşa çıkarmıştır. Bu nedenle Türkiye kendi beşinci nesil uçağını yapma kararı almıştır.

Tam da bu yüzden, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan bir keresinde TF-X savaş uçağı yapımının "Türkiye'nin F-35 programına katılımını sona erdirmekle tehdit edenlere en iyi yanıt" olduğunu söylemişti.

TF-X birden çok savaş uçağının bir melezi gibidir

TF-X prototipinin dış tasarımındaki  önemli değişiklikler ve bazı "alternatif" tasarımlar, Türkiye'nin beşinci nesil savaş uçağı projesini bağımsız olarak ilerletme  sürecinde hala birçok teknik zorlukla karşı karşıya olduğunu yansıtmaktadır.

İlk olarak, milli havacılık endüstrisi bazı gelişmiş altyapılardan yoksundur. Türkiye, savaş uçağı üretiminde nispeten zengin bir deneyime sahip olmasına rağmen, üçüncü nesil savaş uçaklarının tedarik zinciri sistemine henüz tam olarak hakim değildir.Ülke içinde de gerekli gelişmiş rüzgar tüneli test ekipmanı eksikliği vardır.

“TF-X’in  ilerleyişini diplomatik engeller etkiliyor”

Geçen yıl, Türkiye Havacılık ve Uzay Sanayii Şirketi, TF-X motor projesi için ihaleye girenleri motor gelişimindeki ilerlemeleri  göstermek için  davet etmişti, ancak yerli teknoloji seviyesi hala Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'nin gerisindedir.

Şirketin mevcut F110 motor envanteri, diğer altı TF-X savaş uçağı prototipinin üretimini etkilemeyecektir, ancak motor sorunu çözülmezse yedi yıl sonra seri üretim kolay olmayabilir.

Ayrıca, gerekli olan yüksek yatırım miktarı da bir başka zorluktur. Son yıllarda yaptırımlardan etkilenen Türkiye'nin finans piyasalarında çalkantılar devam etmekte olup ekonomi zorlu ve karmaşık bir durumdadır. Bu da şüphesiz Türkiye'nin milli savunma ve güvenliğe yaptığı genel yatırımı ve projeyi etkileyecektir.

Bugün, TF-X savaş uçağı projesinin ilerleyişini etkileyen sebepler, yüzeyde bir dizi teknik zorluk olarak görünse de aslında arkasında bir dizi siyasi, diplomatik ve ekonomik engel bulunmaktadır.

“Türkiye bu fırsatı kaçırmayacaktır”

Bu istikrarlı "koşma" süreci, yalnızca aktif savaş uçaklarının yenilenme ihtiyacından olmayıp  aynı zamanda görünür başka "hedeflerden" de kaynaklanmaktadır. Ne de olsa gelecekte uzun bir süre uluslararası askeri pazarda satın alınabilecek yalnızca iki veya üç tane beşinci nesil savaş uçağı olacağı için çeşitli ülkelerde beşinci nesil savaş uçağına güçlü talep vardır .İHA ihracatında önemli atılımlar yapmış olan Türkiye’nin, bu iş fırsatını görmemesi mümkün değildir.

Savaş uçağına dönecek olursak, prototip testinin derinleştirilmesi ve yerli havacılık endüstrisi altyapısının iyileştirilmesiyle, TF-X'in tasarımı optimize edilmeye devam edilecektir. Belki de seri üretime geçildiğinde,dış tasarımında da büyük değişiklikler olacaktır.

TF-X savaş uçağının fırlatıldığı gün, uçan kanat tasarımına sahip "Anka-3" insansız savaş uçağının da görücüye çıkarıldığını belirtmekte fayda var.Bu tasarım, geçen yılın sonunda Türkiye'nin Baykar şirketi tarafından piyasaya sürülen Kızılelma hayalet insansız hava aracını akla getiriyor.Bu durum diğer ülkelerde ister istemez daha farklı çağrışımlar oluşturuyor, örneğin  gelecekte TF-X savaş uçağı, yalnızca F-16C/D savaş uçaklarının yerini almayabilir, aynı zamanda insanlı ve insansız savaş uçaklarının derin entegrasyonundan oluşan hava muharebe sistemlerinde temel bir unsur haline gelebilir.

Ayrıntılı bilgi için tıklayınız.


Bu sayfa Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü tarafından en son 10.04.2023 16:07:27 tarihinde güncellenmiştir.

HIZLI ERİŞİM